Sürpriz !

Bir akşamüstü kapıdan içeri bir Çitlenbik girdi.
Tükkan sahibini göremeyince biraz hayal kırıklığına uğradı.Öyle ya O'nu ziyarete gelmişti.Biraz gecikeceğini söyleyince sevindi.Beklerken sohbetimiz çay eşliğinde gittikçe koyulaştı.Aslında ne kadar ortak yönümüz olduğunu farkettik.
Bir tanesini söylüyorum;gece denize girmeyi ikimizin de çok seviyor oluşumuz gibi !!!
Kendisi bir yelken tutkunu,bıcır bıcır maceralarını anlatırken zaman akıverdi.

Sonra sohbet,kurabiye kalıplarına doğru kaydı,ve kalkıp seçmeye başladı."Keşke" dedi,"her kurabiye kalıbının arkasına aynı kalıptan yapılmış kurabiyeler yapsanız".
Yılbaşına doğru Ayşem'in yapacağını,ama vaktinin olmadığını,hatta kurabiye ağacı yapmak için ağacı bile beğendiğini söyledim."hep berebar yapalım" dedi.

Ve birden"Haydi ona sürpriz yapıp biz hazırlayalım "dedi.

Tamam dedim.Ama bunu gizli yapmak için benim dışımda birinin organize etmesi lazım deyince,zıplayarak"ben yaparım" dedi.

Ve yaptı!

Hemen mesajlar çekilip,herkesi ayarladı.Hiç itirazsız kabul edilmesi işin en güzel yanlarından biri.Hatta buluşma tarihini öyle ilginç bir güne ayarlamışlar ki 19 ekim,Ayşem'in Oktay usta'nın programına başladığı ilk gün!
Ama hiçbirinin Ayşem'in televizyona çıkacağından haberi yok.Bir aksilik olur da ertelenir diye son güne kadar bildirmedik.Tesadüfün güzelliğine bakın.
Çifte kutlama olacak!
Ama ,cuma akşamı ve cumartesi sabahı diye grup ikiye ayrılınca,düzensizlik olacak ve Ayşem cumartesi gelemiyeceği (Ankara'ya gideceği)için,3 kasıma ertelendi.

Ama O cumartesi Ayşem yeğeninin doğum günü için hazırlık yapmak zorundaydı, gelemiyecekti.Artık iptal edilemez diye ufak bir yalan söyleyip,öğlene kadar gelemiyeceğimi söyledim.Mecburen öğlene kadar tükkanda olacaktı..

Bütün grup öyle güzel organize olmuş ki öğlende herkes dağılmak üzere toplandı.
Sevgili Hilal benimle birlikte Euro Flora'ya , ağacı taşıyamam diye arabasıyla gelip Yardımcı oldu,Hatta daha ileri gidip ağacı"Zaten Ayşem'e hediye almak istiyordum" diyerek benden önce davrandı.
Ben de kısır ve makarna salatası yapmıştım.Elimde ağırlık vardı.O gün Hilal bana Hızır gibi yetişti.Yoksa elimdeki ağırlıkla zamanında yetişemezdim.Kendisine çok teşekkür ediyorum.Tam bir hızlı gonzales.....

Grup(Gülriz,Ufuk,Münevver hanım,suzi,yasemin,selen,müge ve eşi,neslihan,Hilal,Pınar ve ben)-Işıl en zor işi üstlendi,çok erken gelip Ayşem'in dükkandan çıkmamasını sağlamaya çalışıyordu.
Yelda ve vildan zaten dükkandaydı.Onların gelişine anlam veremeyen Ayşem çözmeye çalışırken,Ece bilmeden ziyarete gelip sürprizin içine düştü ve o günkü kurabiye kursuna katılmaya karar verdi.
Ayşem'i çöp dökmeye giderken birden duruşunu ve arkası bitmeyen gruba bakışını görmeliydiniz.Çöp naylonu havada elinde kalmış vaziyette şaşkınlıktan donmuş şekilde olayı çözmeye çalıştığını (hangi önemli gün diye)gözünüzün önüne getirin lütfen!

O ufacık tefecik tükkan oldumu size içi dolu turşucuk!

Dışarıda cumartesi pazarı,içerde sürpriz!
Hemen dışarıya bir masa hazırlandı ve Ufuk hemen kurabiye paket operasyonu başlattı ve bir tepsi içine YERLEŞTİRİLDİ.

VE TÖREN!

HERKES KENDİ YAPTIĞI KURABİYEYİ BİR GELİNE TAKI TAKAR GİBİ,AĞACA ASTI.

Başta bu organizasyonu ayarladığı için Gülriz'e ve tüm arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.İyi ki varsınız...

Resimleri daha sonra ekleyeceğim.Çekenler gönderdikten sonra...