24 Mayıs 2012 Perşembe

Yok olma formülü



Şeriat isteyen kadınlar;
-Mahkemelerde şahit olarak kabul edilmeyince ağlamayın,
-Kocalarınız eve başka kadın getirdiğinde sineye çekin,
-Anneniz babanız öldüğünde mirastan erkek kardeşinizin yarısı kadar pay alınca laik devletin mahkemelerine koşmayın,
-Yobazın biri 6 yaşındaki kızınıza ya da kız kardeşinize sulanınca ayıplamayın,
-Kocalarınız 3 defa boş ol dediğinde kendinizi kapı önünde bulup çemkirmeyin!

Hala anlayamadınız mı Cumhuriyet'in değerini?

20 Mayıs 2012 Pazar

Elde var hayat


Sanatçı olmayı herkes ister ama ,her isteyen bunu başaramaz.Çünkü korkunç sabır isteyen bir meslek dalı,sinema ve televizyon sanatçılığı.Sabahtan akşama kadar tekrar edilen aynı sahneleri saymak mümkün değil.... Hele gürültülü sahnelerin onlarca kez tekrarı kafa bırakmadı bende.Dükkanımın önünde çekimi yapılan dizinin kahramanlarını görmek çok güzel de,gürültünün bitiminde gittiklerine  çok sevineceğimi düşünemezdim...
Şöhret olmak zor!
Hani hep özenilir ya,asla bana göre bir iş değilmiş...Bir kaç yıl önce oğlumu da iki çekime götürmüştüm,Selena ve yine cadılı bir filmin okul sahnesi için,sabahtan gittiğimiz çekimlerden akşam saatlerinde eve geldik.Ne o!yapılan onca çekimden sadece bir anlık görüntüyü görünce çıldır
mıştım.Okul bahçesinde dolaşan öğr
encilerden bir
iyd
i sırığım.Hem çalışan ekibe,hem de şöhret basamaklarında olanlara sabırlar diliyorum.Zor iş.....

15 Mayıs 2012 Salı

Sürpriz doğum günü partisi....

O gün yaptığımız hazırlık boşa gidiyordu neredeyse.Kızkardeşime sürpriz yapmak istiyordum,ve arkadaşlarla birlikte organize bir biçimde hazırlık yaptık,ama başka bir yere gideceğini öğrenince engel olmak için türlü bahaneler sürülmüş ama nafile...Partiyi dükkanda yapacağımız için oraya getirmenin yolunu bulmuştum.Gitmeden önce beni bir yere götürüp getirmesini istedim,asla hayır de
meyeceğini biliyordum.İçeri girer girmez,çok şaşırdı,ama çok mutlu oldu...

12 Mayıs 2012 Cumartesi

Herşeyden Anlayan Tek İnsan!


Benim annem doktordur.


Kıçıma fitil sokan tek kadın.
Ne gülüyorsunuz…Siz çok mu masumsunuz?
Başım ağrıyor…
- Saçını ıslak ıslak kurutmadan çıktın, ondan.
- Başım dönüyor…
- E bi şey yemiyorsun, açlıktan.

Eczacıdır aynı zamanda…
- Gözüm morardı.
- Gel, patates basayım.
- Kepeklerim azdı yaaa…
- Zeytinyağı süreyim.
- Arpacık çıktı.
- Sarmısak değdireyim.

Hemşiredir…
- Öf, terledim be.
- Gel, sırtına havlu koyayım.

Röntgen mütehassısıdır.. .
- Öhhööhhööhhö!
- İçme şu zıkkımı, ciğerlerin doldu.

Ben henüz bebeyken, anestezi uzmanıydı…
- Dandini dandini dastaaana.

Bi ara sünnetçiydi…
- Çıkar, pansuman yapıcam.

Ürologdur…
- Senin çişin niye sarı bakiim?

Fizyoterapisttir. ..
- Dizim ağrıyor.
- Benim de belim ağrıyor, geçer.

Diyetisyendir. ..
- Mis gibi türlü yaptım, sakın sokakta hamburger filan yiyip gelme.
- Ama anne…
- Aması maması yok, cola da içme!

Cildiyecidir. ..
- Sırtımda sivilce çıktı.
- Çikolata yeme.

Laboranttır.. .
- Burnum akıyor.
- Üşütmüşsün sen… Şimdi ben sana bi ada çayı kaynatayım, rezene, bal, limon, tarçınla zencefili de ılık ılık iç, sırtına da rakıyla aspirini karıştırıp sürelim, sabaha bi şeyin kalmaz.

Psikiyatrdır…

- Nen var oğlum?
- Bi şeyim yok.
- Var var… Canın sıkkın senin.
- Ya bırak, iyiyim ben.
- Yok yok, bilirim ben… Bi şeyin var.
- Anne delirtme beni!
- Bak, gördün mü…
- Neyi gördüm mü?
- Bi şey var sende.
- Kendimi jiletliycem şimdi…
- Sinirlerin bozuk senin.

Genetikçidir. ..
- Abinle sen babanıza çekmişiniz zaten, o da sinirli… Bütün kötü huylarınızı ondan almışınız.

Veterinerdir. ..
- Anne bu sene, Babalar Günü’nde babama Nataşa hediye edebilir miyim?
- Defol! Hayvan!