24 Haziran 2009 Çarşamba

Muhteşem üçlünün yeni maceraları....

Bu sayfaya,bir varmış bir yokmuş diye başlamalıydım aslında...
Tam 200 adet çekilmiş fotoğraflardan seçtiklerimi yayınlıyorum.Tam bir fotoroman gibi...
Zaten bu üçlü bir araya geldi mi,ortalık yıkılır...
Ama dikkat edin hep başabaşa olan fotoğraflar ağırlıkta....

Çakıl'ım(bir de yeni bir yazı yazabilse),Kybele'm (kendi bloğunda öyle güzel anlatmış ki bu macerayı,adeta masal gibi...) ,Afrodit(ona da bir blog açacağız yakında),Keki(Kybelenin kardeşi,yakında Muğla sporda oynayacak inşallah),sırığım ve yeğenim,Bir bahçe fotoromanında sizlerle....
Buyrun;
Daha kapıdan girer girmez havaya girdiler....Anında pozlar verilmeye başlandı...Artiz bunlar ARTİZ!


Bu fotoğraflara bakan,bir vişne festivalinden görüntüler zanneder....Bu üç güzeli de bahçe festivalinin birincileri seçiyorum...Yani çılgınlarını....














Bahçeden topladığım asma yapraklarıyla yaptığım dolma tenceresini,hızla kapıp koşan kişinin yüz hatlarına dikkat!Arkasından onu yakalamaya çalışan ise çok ilginç yakalanmış....Öğle yemeğimizin hangi havada geçtiğini tahmin etmek zor olmasa gerek....
Güzelliklerim benim..

Aşırırken yakalandın değil mi,Kybelem....
Çakıl'ım,arkadaşları gelecek diye,profeterol yaptı.Herşeyini internetten bulduğu tarifle yaptı.Tesadüfen aldığı tarif sevgili Müge'nin tarifiymiş.Buradan o na da sevgilerimi gönderiyorum...Tarifini merak ediyordunuz kızlar,sizin için....
Hepimiz parmaklarımızı yedik adeta...Hatta,Keki ve ben gece mutfakta karşılaştık,Aynı amaç için....Kalanını yemek için...
:-))



AFRODİT DEDİK YA,YANILMAMIŞIZ DEĞİL Mİ?


Çakılımın yurt dışından aldığı bu maske iki güzelin de çok hoşuna gitti...Kybele,nedense gözlük takınca daha anlam kazandırdı maskeye...




Gençler başbaşa kalsın da konuşsunlar diye izin istedim.Birkaçgün önce ,merdivenlerden düştüğümde incinen ayağımı hem dinlendirmek ,hem de biraz uyuyarak geceye daha dinç kalkmak için,Çakıl'ımım odasında biraz uzanayım dedim ...
Ama NE MÜMKÜN!
Üç cadı odaya dalıp benimle sohbete,dolayısı ile adeta fotoromana döndürdükleri bu toplantının fotoğraflarına ilaveler yaptılar.Civcivler gibi yatağa yanıma kıvrılıp,eski günlerden bahsettik.
Çok dinlendim çoookkk!
:-))
Artık,bahçe turuna başlanmıştır....




Sanki Kıvanç Tatlıtuğ oradaymış gibi bakıyorlar!
Hayran hayran...:-))













Masanın üstündeki çiçek ve t-lightlar Afrodit ve Kybele'nin bize armağanları...


Gecenin çakırkeyif zamanı.....Birarada olmanın keyfi....


Bunlar beşibiryerdeler.... Ablalar ve kardeşleri.... Yani Daltonlar.....O zaman Red-kid kim oluyor?
Hahahaha,tabii ki ben....Ne de olsa fiziksel benzerliğimiz var(!)....

Gecenin burada bittiğini sanıyorsunuz değil mi?
Hayııırrrr...
Üçünü aynı yatakta yatırmamnın cezasını hepimiz çektik....
Spor yapacağız diye,Ebru Şallı'nın sesini taklit ederek yatakta plates yaptılar...
Nefes aaallll,nefes veeeerrr....Çok güzel....
Saatlerce....
Neşeniz daim olsun çocuklarım benim....

5 yorum:

Çocukla Kampa Gidilir (mi?) dedi ki...

Tütü gülmekten gözlerim yaşardı yine!
Sen daha güzel anlatmışsın o günü.
Daha net daha belirgin.
Ben nerden başlayacağımı hangi fotoğrafı koyacağımı şaşırdım:)

Süperdi!
Süper!
Süper olacak!
Seni seven civciv2 Kybele-F :)

Adsız dedi ki...

LEYLA/hepsi çok güzel mutluluğunuz daim olsun
tütücüğüm geçmiş olsun
ayağın nasıl kötü birşey varmı
umarım çabuk toparlarsın
sevgiler hoşcakal

etki alanı dedi ki...

Siz süper olduğunuz için süper geçti benim artizlerim...

.............................

Sağol Leyla'cığım...
Ayağım,ıslak merdivenlerden yuvarlandığımiçin çok zedelendi...İnanılmaz acı çektim,dört gün sonra çok şişince acile gidebildim.Kırık ve çatlak yok ama doku zedelenmesi olduğu için 15 gün yatırdı beni...
Toparladım,şimdi çok daha iyi...İlgin için teşekkür ederim...

Müge Hüner dedi ki...

Tütücüğüm;
İyiki bu bloglar var diyorum her zaman.
Zamanında bir şekilde yollarımızın kesiştiği ama zalim İstanbul şartları yüzünden göremediğimiz dostlardan ahbaplardan sürekli haberdar oluyoruz.

Ne yapmışlar ne etmişler, ne yemişler, ananemi olmuşlar :) Süper vallahi :)

Profiterol konusunda çok sevindim, en çok da torpilsiz olmasına.

Şimdi senin prenses "anne ben profiterol yapıcam napıyım?" diye sorsa sen direk beni önerirdin :)) yanılyormuyum? (nası özgüven ama)
Ama onun tesadufen beni bulması, yapması ve beğenmeniz benim icin cok daha değerli oldu :))
Afiyetler olsun, tekrar görüşmek dileğiyle ablacım..
Sevgiler

etki alanı dedi ki...

Sen her zaman hazırladığın sofralarla ve sunduğun yemeklerle takdir edileceksin sevgili Müge....Özgüvnini kaybetme,çünkü çok hakediyorsun...
Hepinizi özledim.Ama ortak noktamız olan dükkanla irtibatımız kesilince,görüşemez olduk.Ben hepinizi ara ara (oldukça uzun aralarla ama olsun değil mi?)ziyaret ediyorum...
Sevgiyle kucaklıyorum seni...