2 Ağustos 2008 Cumartesi

Temmuz,kötü geçti!










Bu hiç bitmeyecek !
Her an hepimizin başna gelebilecek bir felaket!



.....................................................................................................................................




Ailemden birini kaybetmişim gibi hissettirdi ölümü






...................................................................................................................................

Yeni bir turizm alanı için yapılmış bir cinayet olarak görüyorum bu yangını....
İçim yanıyor!






....................................................................................................................





Görülseydi şaşardım!
Veeeeeeeeeeeeeee.....
Hiçbir aile şikayette BULUNMAMIŞ!
Burası Türkiye!
örümcek bağlamış zihniyetlerin yarattığı ortamda ,olan çocuklara oldu.....
Bu da bir başka yangın!

3 yorum:

Yaşamın kıyısında dedi ki...

Sevgili Tütü,
Bizim için korkunç olan her olay devletimiz için Allahın takdiri olarak kabul ediliyor artık.Neredeyse şehit olan erlerimize ödül verildi gözüyle bakmamızı sağlıyacaklar.
Bugün meydana çıkan 27 bebek ölümü olayıda aynen, günde 500 bebek doğduğu hastahanede 27 bebek ölümü normal karşılanması gibi.
Halka sanki büyü yapıldı,
Şikayet etseler bile, şikayetleri hemen paraya çevriliyor.
O kadar bunalmış vaziyetteyim ki, gazetelerle ve tv.ile kavga eder oldum.
Ormanlarımız eskiden yanmazdı (Eskiden hava bu kadar sıcak olmuyormudu ki)
Ama bakım vardı, koruma vardı, uzayan yada elk. tellerine deyecek dallar kesilir enerjiden uzak tutulurlardı. Toprak savaşı yoktu.
Ve kuran kursunda bebelere öğretilenlere ne denir.
Yaşam uçak
Kalkış yeri dünya
Varış yeri ahıret
Kaptan pilot azrail
Yanında götürülecek eşya 9 metre bez
Çok döküldüm özür dilerim.
Bu arada bizim yakaya taşınmana sevindim.
Sevgilerle...

etki alanı dedi ki...

"Halka büyü yapıldı sanki"

Bu sözün aslı işte..
Aynı fikirdeyim.."Kader"rehber kelime olmuş...
Çocukları insan hatası nedeniyle haytlarını kaybetmişler,hala kader diyen zihniyet,şikayet etmeyi dahi akıl edemiyor...Eminim tazminatları ödendi ve ağızlar kapandı..Ya a yaptıkları hatayı çocuklarıyla beraber gömdüler...

Ben de ekranla ve gazetelerle kavga halindeyim...Ama bu duymamızı ve görmemizi engellemiyor ki...

Orman yangınları!
Konuşamıyorum bile...Çünkü içim yanıyor...
İçimizdeki yangın hiç sönmeyecek bu gidişle...

Eskiden Kur'an kursu denince,yabancı dil kursu gibi gelirdi...Ve herkes zevk alırdı...
Şimdilerde beyinler yıkanıp adeta militan gibi yetiştiriliyorlar...Tuhaf bakışlar yerleşiyor çocukların gözlerine...
Doğru kurs veren yerler parmak sayısı kadar kaldı...

Ben de döküldüm Nur hanım...
Ve ,evet size yakınlaştım...
Güzel düşüncelerinizi aktardığınız için teşekkür ederim..

Adsız dedi ki...

Selam Canım, Ortak dertler-kederler ve ne yazıkki gözyaşları ve "büyülenmiş suskunluk"... Sanki bir senaryo izliyoruz... Sevgiler sana,&(KNITTING ART)