27 Mayıs 2010 Perşembe

BİHTER HAMİLEEE!!!!!

Sevgili kedimiz" Bihter",hamile.....
Akşam sabah doğuracak....
Annesi" Ayran"nın da beş tane yavrusu oldu.....

Annem yeni yavrularıyla ,yani yeni kardeşleimle mutlu şekilde güneşleniyor....

Ama ben de hamileyim yaaaaaaa!

OFFFFF! Çok scak!
Serin bir yer istiyorum....
Ya,ben çok fena hamileyim.....


Zeynep abla sen hasta değil misin?
Unuttun mu acil günlerini....
Benden uzak durmalısın,ama hemen yanımdasın,uzaklaş benden....
Anne,ben nasıl doğum yapacağım?


Korkma güzel kızım benim,Ben yanında olacağım....

Tülaaayyy teyzeeenniiiin,bir çiftliği vaaaaar.Çiftliğinde kedileri vaar,miyav miyav miyav diye bağırır,çiftliğinde Tülay teyzeniiiiinnnnnn....

Ablam' Resim Atölyesi' ni nihayet açabildi.....

Bir toplumun gelişmesini görmek için, önce o toplumdaki kadınlara bakınız.
Napoleon Bonaparte

Üniversiteyi bitirdikten sonra,evlilik ve çocuklar derken,yıllardır hayalini kurduğu özlemine nihayet kavuşan canım ablam,çok yorulmasına rağmen,müthiş bir sevgi ve şevkle çalışıyor atölyesinde.
Tüm birikimlerini aktaracağı bir ortamı yarattı kendine...
Tüm çizgilerine hayranım onun....
Yağlıboya tabloları sanırım bir sergide yer alacak...
Acaba benim ayaklarım mı bunlar?
(-_-)
Kara kalem çalışmaları çok severim, hele onun kaleminden çıkanlara bakmaya doyamıyorum...

Annem ve teyzemle birlikte ziyaretine gittik dün akşam üstü.


En mükemmel kadın, çocuklarına babalarının yokluğunda baba olabilecek kadındır.
Goethe
İyi ki benim ablamsın.....

25 Mayıs 2010 Salı

Pilav günümüz....

Hocamızın konuşmasıyla açılan bu güne ait tüm fotoğraflarımı makinemde bulamadım.Çok güzel bir gündü.Eski fotoğraflarla birbirini arayanları görmek bile eğlenceliydi....30 yıl öncesine dönmek oldukça ilginçti....Değişen yüz ve bedenlerle,eskiye dönmenin keyfi çok eğlenceli ve farklıydı....

Çektiğim fotoğraflar nasıl yok oldu makinemde bilemiyorum....

19 Mayıs 2010 Çarşamba

Güzel hatıralara devam...



Hani Peri Padişahının kızının bir nişanı vardı ya!
Son geçen belge fotoğraflarla hikayeye devam ediyorum...

Söz ve nişanın bir arada kutlandığı bu gün hiç de planlandığı gibi gitmedi.Kötü mü gitti ? Tabii ki hayır....Hatta ilginç denilecek kadar sürprizlerle dudaklarda tebessümler yarattı....
Hatta Fatoş,bunu yorumunda çok güzel özetlemiş;"

Nişan olan evlerde genelde tuhaf bi gerginlik, gereksiz bir koşturma hali olur ama bizimki farklı oldu!diyerek...
İlk olarak,uzak yoldan geldikleri için,erkek tarafı,solar diye çiçek alamamış,sessizce çiçek almaya giden ağabey ve eniştenin yokluğunda,halamızın çok acil işi olduğu için(ödül alamaya ve ufak bir konser vermeye gidecekmiş)kız isteme olayı,aceleye gelerek,kimsenin aklına gelmeyen kahveler içilmeden yapıldı.Ağabey ve eniştenin yokluğu farkedildiğinde ise kızımızı vermiştik bile.
Hepimiz ufak bir burukluk yaşadık.
Yüzükler takıldıktan çok sonra buzdolabının üstünde unuttuğumuz pastayı hatırladığımızda,koro halinde"AAAAAAAAAAA" diyerek şaşkınlık ve unutkanlıktan dolayı kendimize sitemkar bir nida sesleri yükseldi hepimizden...
Belki hiç bir şey sıralı olmadı ama,hepsini hayata geçirdik.
Hele kendi kendine gelişen bohça açılımı ise tam bir sürpriz oldu.
Buyrun;
Damadımız,o kadar heyecanlı ki,daha önce tuzlu kahve verilecek sözüne takılmış olacak ki,tatlı verilen kahveyi tuzlu tadıyla içerken"tadı fena değilmiş"diyecek kadar kendini bu fikre alıştırdığına şahit olduk."Tatlı kahve o" dememize rağmen,hala tuzlu kahve içtiğine inanıyor....
Heyecan insana neler yaptırıyor böyle değil mi?
:-))

Gençler,fotoğraf çektirmekten bıkmadılar....
Üç kardeş,gecenin ilerleyen saatlerinde,hafif çakırkeyif oldular,ve sürekli birbirlerine sarılıp sarılıp öptüler.Bağlılıkları çok hoşuma gitti.Kızım iyi ellerde olacak inşallah....
Geç gelen meşhur çiçek!
Kızım! O nasıl bıçak tutmak öyle? Aman dikkat!
Heyecandan pastayı kesemediler bile....
Keşke pastanın rengi ve süslemesi hakkında isteğim olsaymış.Neyse,tek aksilik bu olsun....
Ufak bir parça veriyorum,sende aynısını yap talimatı geliyor kızımdan.
Ya ben süs kuşlarını ver demedim,ufak bir lokma dedim!
Kahkahalar.....
-"DAMATTAAANNN GELİNEEEE BAVUL İÇİNDE BOHÇAAAAA!!!!!!!
-"EN MARKA FİRMALARIN MAKYAJ TAKIMIIIII VE CÜZDAAAANNNNN"

Bunları söyleyen de,kızımın Kıbrıs'ta aynı sınıftan arkadaşı ve aynı zamanda oda arkadaşı olan Gamze kızımız....
Daha sonra Gamze ve Erdem birlikte bizim bohçamızın olduğu sandığı getirdiler.....
Erdem daha sonra bu fotoğraflara baktığında,verdiği bu pozları hatırlamadığını bilmenizde fayda var.Söylediği;"Hatırlamıyorum!" Heyecana bakar mısınız?
-"GELİNDEN DAMADAAAA TERLİK!" Bu arada basınımız rahat durmuyor ve "Erdem abi terlikle poz verir misin?"O da hiç hayır dememiş gördüğünüz gibi.... :-))
Araya reklam da almışız!!!!!!!!!
-"GELİNDEN DAMADAAA PİJAMA TAKIMIII VE RÖBDAŞAMRRRRRRRR!!!!"

.......................................................................................................................................................................

Hiç istifini bozmadan yatan "Bihter hanım" hamileliğin verdiği rehavetle kenarda dinleniyor....Tüm güzelliğini sergileyerek....
Sokağımıza nereden geldiği belli olmayan,mahallenin "kimya" adını koyduğu köpek de merakla tel örgünün arkasından havlamaya başladı.Biz "tamam bir şey yok,hadi git bakalım" deyince sustu...Sahipleniyor mahalleyi....
Bunlar da tatlı detaylarımızdı....

18 Mayıs 2010 Salı

19 MAYIS GENÇLİK ve SPOR BAYRAMI



19 Mayıs 1919 Mustafa Kemal Paşa'nın Samsun'a geldiği gündür.
Ulusal bayram günümüzdür.
Her yıl 19 Mayıs günü Gençlik ve Spor Bayramımız yurdun her yanında spor gösterileri ve törenlerle kutlanır.


Bilinçli,Eğitimli,Bilgili Görgülü Nesiller Yetişmesi Dileğimizle
Gençlik Ve Spor Bayramınız Kutlu Olsun

SSK' lıları ilgilendiren,SGS durumları !!!!


Bana gelen bir maili olduğu gibi aktarıyorum size....

ÇOK ÖNEMLİ DUYURU



Hergün bir sürü e-mail gönderiyoruz. Ama bizi çok yakından ilgilendiren konularda duyarsız kalıyoruz. Lütfen bütün herkesi ilgilendiren bu e-maili gönderebildiğiniz kadar çok kişiye gönderiniz ... Sonuçta bu hizmetlerden bizler ve çocuklarımız yararlanacağız!

Mecliste yasa tasarısı eğer yasalaşırsa pek çok hakkımızı kaybedeceğiz (Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası (SSGSS) 5510 sayılı bekleyen şu anda.

Sağlık ve sosyal güvenlik haklarımızda oluşacak kayıplardan bazıları şöyle:


- Zaten kadınlar için 58, erkekler için 60 olan emeklilik yaşı
hem kadınlar, hem de erkekler için 65'e çıkarılacak. (Madde 28)

- Emekliliğe hak kazanabilmek için yakın zamanda 5.000 'den 7,000 güne çıkarılan prim ödeme zorunluluğu
9,000 gün prime çıkacak. (Madde 27)

- Emekli maaşları
% 23 ila% 33 arasında düşürülecek.(Madde 29)

-
Yıpranma hakkı gasp edilecek

-A
ylık geliri 1390,6 YTL'den fazla olan bütün vatandaşlar her ay 73 ila 475 YTL Genel Sağlık Sigortası primi ödemek zorunda kalacak. (Madde 88)

- Sadece ayakta tedavi olununca değil; hastalık, kaza, ameliyat gibi nedenlerle hastaneye yatmak gerekince de
'Katılım payı' adı altında bıraktı ÖDENECEK. (Madde 68)

- 'Katılım payı' Gerektiğinde
beş Katına kadar arttırılacak. (Madde 68)

-
Bütün Sağlık Hizmetleri Paralı olacak.

- Sağlık hizmeti alabilmek için bu Ülkenin VATANDAŞI olmak, üstelik vergi ödemek, dahası Genel Sağlık Sigortası primi yatırmak, hatta bir de 'katılım payı' ödemek yetmeyecek. Şimdi bir de
'ilave ücret'adı altında para ödemek gerekecek. (Geçici Madde 5)

- Bütün dünyada anne sütünün önemi yeniden anlaşılır ve emzirme teşvik edilirken Türkiye'de "sigortalının çocuğuna bir ay anne sütü yeter 'mantığı geçerli olacak. Daha önce doğum yapan sigortalılara 6 ay süreyle verilmesi öngörülen altı
emzirme yardımı bir aya düşürülecek.

- Hastalanan sigortalılara verilen iş görememezlik ödeneği
% 16azalacak. (Madde 18, 19, 80)

- Emekli Bağ-Kur'lularının maaşından
10 yıl süreyle % 10oranında Genel Sağlık Sigortası primi kesilecek. (Madde 88)

- Primini ödeyemeyen vatandaşlar
sağlık hizmeti alamayacak, Hastane kapılarından geri dönecek. (Madde 88, 89, 90)

- Primini ödeyemeyen
çiftçilerinpamuğuna buğdayına, üzümüne tütününe el konulacak.. (Madde 87)

Şu anda sadece Türkiye'de değil dünyanın pek çok ülkesinde benzer Politikalar uygulanmaya çalışılıyor. Devletler sosyal güvenlik ve sağlık harcamalarını azaltma çabasındalar. Fransa ve Yunanistan'da büyük grevler ve yürüyüşlerle bu yasalar engellenmeye çalışılıyor. Şu an yasanın getirecekleri ile ilgili yeterli Farkındalık yok. Biz de bu yasayı engelleyebiliriz. Biz karşı koyarsak bu yasayı geçiremezler!


Muhakkak bu maili tüm tanıdıklarınıza iletin!

16 Mayıs 2010 Pazar

Bir nişan öyküsü...


Onca badireden sonra.......
Nihayet .......
Bu beşli inanılmaz bir gösteri yaptılar...

Pastamız,görüntü olarak istediğimiz gibi değildi,ama tadı muhteşemdi.


VEEEEEEEEEEE......

Kızımı isteme zamanı.....Damadımın babası konuşma yapıyor.
Ben,iki kardeşim ve halası karşısına geçtik.....
O konuşmayı izlemeniz lazım....Henüz bilgisayara aktarmadım o görüntüleri....

Aaaaaaaaaa! Kızım ne ayıp!İsteme anında böyle Ağzı kulaklarında olunmaz! Biraz NAZ yap bakalım!
Böyle olunca,verdik kızımızı.....
Yemekler hazır.....
Self servis yaptık...Kızkardeşimle ikimiz bir gün önce yaptık hepsini.Uykusuz bir geceden sonra enerjimiz yokolur sandık ama daha enerjik olduk...Hele kızkardeşimin hakkını ödeyemem.Bir yardımcı olmasına rağmen,sürekli servis yaptı ve eli bulaşıktan çıkmadı....Teşekkür ediyorum canım benim....
Burası basın köşemiz.....
Belki binden fazla fotoğraf çekilmiştir.Ve çekilen videolar henüz elime geçmedi...Bir çoğu Facebookta yayınlanmıştır....Bakıp sizinle paylaşmaya çalışacağım...

Yüzükler kuzeninin elinde...Canım Ezgim...
Heyecan dorukta....
Nişan yüzüklerini kızımın halası takıyor...

Kızımın babaannesi de arka planda...
Paylaşılan heyecanlar..........
Ağlamayacağım demiştim....
Bir ömür boyu el ele olun çocuklarım...
Canımın canı oldun,artık benim de canımsın Erdem....
Kayınpederi ile....
Muhteşem beşli....
Canım oğlum....Sırığım benim....
Kızkardeşimin eşi,çocuklarımın baba gibi sevdiği canım kardeşim,bir tanemiz Ahmet...
Erkek tarafı...Dünürlerim oluyorlar değil mi?
Ablam ve kızkardeşim......Desteğiniz için teşekkürler....
Nişan hatırası yaptık kızımla...Nazar boncuklu anahtarlık...
Tüm aile diyeceğim,ama ben ve kızkardeşim yokuz...Yemek olayı için koşturuyorduk sanırım...
Kızımın kayınpederi ve kayınvalidesi...






Nişan ertesi....








Canım annem, ilk gelen...Merakla bana bakıyor...

Arka plandakiler de,oğlum ve yeğenim....