7 Ağustos 2008 Perşembe

İstanbul'u denizle sevmek---Kelime oyunları----



-"İstanbul'u çok seviyorum" diyor, kızkardeşim...

-"Böyle bir yer daha yok" diyor, devamında...

'Kesin bende bir tuhaflık var' diyorum kendi kendime...

-"Hayır ,sen de bir tuhaflık yok""Deniz olmayan bir yere gidince anlıyorsun bu güzelliğin eşsiz olduğunu"

Ben şaşkın!

Sesli konuşmuşum demekki !

............................................................

Bir çay bahçesinde çocuklarımızla kahvaltı ediyoruz...Ufak bir çay bahçesine yakışan her türlü sadelik mevcut..Sabah sabah emeklilerin doldurduğu bir çay bahçesi(dekoru, ben gelince tamamlamış oldum!).Hemen deniz kenarındaki masayı kaplıyoruz hepimiz...

Hani Akdenizde bir yere yerleşme hayalim var ya...Birden,o hayalimdeki denizin kokusunu duymaya başladım...Eskiden beri ziyaret ettiğim zamanlarda sevdiğim bu kasabaya yerleştikten sonra,bana gittikçe daha sıcak ve güzel gelmeye başladı...Hele bu kokuyla,başımı hiç sevemediğim Boğaz'a çevirdim gayriihtiyari...

Farklıydı!

Avrupa yakasında oturduğum zaman evimin penceresinden gördüğüm gökdelenler,buradan da görülebiliyordu...Levent'te yükselen,O koca binayı oturduğum yerden görebiliyordum...Ama bana neden daha güzel göründüğünü düşünürken, güldüm...

Arada deniz var,ve Avrupa yakasında pek görülmeyen orman görüntüsü sahilden sonraki alanı kaplayınca,arkasında görünen gökdelenler,adeta bir tabloyu tamamlayan unsurlar gibi göründü gözüme...

Hele bir de,çay bahçesinin dibinde, basit,sade balıkçı kayıklarını görünce,sandalyemi denize çevirip öyle oturdum...Gelen taze çayın kokusuyla,denizin kokusu birleşince,30 yıldır sevemediğim İstanbul'a ilk defa sevgiyle baktım...Galiba bu kasaba,İstanbul'u görüntüleyen bir görüntü merkezi...Olağanüstü!

Arkama baktım,en fazla üç katlı taş ve ahşap binaların bulunduğu,doğallığını hiç kaybetmemiş yapılar ve her taraf orman,karşımda gökdelenler....Olmak istediğim yerden bakmak çok keyifli geldi bana....

Hem İstanbul'un içinde,hem dışında olmak......

Çok güzel geldi bana...

Boğazın güzelliğini keşfediyorum ben!

Galiba İstanbul'u,deniziyle sevmeye başlıyorum....

Öykü atölyesi -kelime oyunları-Deniz kelimesi

3 yorum:

:)den dedi ki...

Sizin deniz yazınız da çok hoş olmuş. Yüreğinize sağlık.
Haberleşebilmek dileğiyle...

Yaşamın kıyısında dedi ki...

Ah Tütü ahh,
Okurken, okurken nasıl İstanbul sevilmez diye düşündüm.
Belki avrupa yakası sana bu düşünceyi verdi.
Canım İstanbul'um hele anadolu yakası nasıl sevilmez Tütü.
Boğazım, gözümü açtığımda gördüğüm, şimdilerde sadece gidersem görebildiğim boğazım.
Sen boğazın kokusunu alda sonra vazgeçebilirmisin bir bak.
Boğazda o küçük çay bahçeleri hayattır Tütü.
Sevgiyle kal ve güle güle otur.

etki alanı dedi ki...

Hoşgeldin :) den,
Senin bloğun çok hoşuma gitti...Fotğrafların muhteşem,uçan martı ise bambaşka güzel...Maceralarını çok beğendim...Boney M'i sayende yine hatırladım...Hepsi değişmiş gerçekten...Yaşlanıyoruz....
elbette haberleşeceğiz...
Sevgilerimle..

...........................

Gittikçe sevmeye başladım Nur hanım,
İstanbul İstanbul olalı böyle güzel gelmemişti gözüme dermişim..İlk kez sevmeye başlıyorum bu şehri.Belki de tadına varmaya başladım...
İnanır mısınız,neredeyse har sabah çay bahçesindeyim...Sadece seyrediyorum...Biraz zaman geçsin,kitabımı alıp orada okuyacağım...
Saygılarımla...