27 Ağustos 2008 Çarşamba

Bir Hikaye.............

KuTsAl Yastık!!!!

Yine aynı mahalleydi ,yine aynı arkadaşlar, ama farklı bir şey olacaktı ve onlar bunun farkında değillerdi.

Bir gün herkes toplanmıştı ,önce cips kola alınmıştı sonra Kaan’ın evine gidilmişti.Okey oynamaya karar vermişlerdi.Ama sorun şuydu:kimler oynayacak?.

Evet kaan oynayacaktı!

Çünkü ev sahibiydi.Hatta tehtid ediyordu.Kaan:

-“Eğer ben oynamasam evime almam.”Mecburen oynayacaktı.

Geriye üç kişi kalmıştı.Tunç (Fırat’ın adamı):

- “Buranın ağası benim lan bende oynayacağım” diyerek oyuna katıldı.

Fevzi;

- “Ben de oynayacağım” dedi.

Bunu duyan Gökay isyan etti:

-”Hayır sen oynamıyacaksın ben Fırat’la oynayacağım"

dedi.

Fevzinin sesi çıkmıyordu sanırım kapak olmuştu. Sonra oyuna başladılar.Bu arada Pınar:

-”Öfff dışarı çıkalım burada durmayalım”dedi.

Okey oynayanlardan Kaan:

-”Sen git o zaman” diyerek Pınar’ı kovmaktan beter etti.

Bunun altında kalmayan Pınar Kaanla tartışmaya başladı.

Bu arada Fırat’la Tunç’un canı sıkılmıştı ve ikisi dışarı çıkmışlardı.

(NOT:pınarla kaan hala tartışıyordu.)

Fırat:

- “Adamım nasıl gidiyor hayat” diye sohbeti açtı.

Tunç:

-"sorma adamım yha” diyerek sohbete katıldı.Sohbet uzadı da uzadı.gezmedikleri yer kalmamıştı ikilinin.

Tunç:

-”Adamım biraz oturalım” dedi.Fırat’ta ona katıldı.Ve bir parkta oturdular.Biraz sonra birden çalıların arkasında bi ışık gördü tunç.Hemen Fırat’a söyledi ve tırıs tırıs çalılara doğru yaklaştılar.Fırat birden çalının arkasındakine baktı ve karşısında bir sandık duruyordu.Tunç sandığı açtı ve içinden tahmin edilemez bir şey çıktı.Sandığın içinde bir yastık duruyordu.iki kişide şaşkınlık içindeydi.Arkadan armağan Fırat’a seslendi Fırat arkasına bakarken tunç eline yastığı aldı ve birden ortadan kayboldu. Armağan geldiğinde

-“Tunç senin yanında değil miydi Fırat” dedi.

Fırat gülerek sandığın önünü gösterdi ve

-“işte adamım burada” demesiyle şok olmuştu !

Çünkü Tunç yoktu.!

Olayın şokunu atlatamayan Fırat ancak yarım saat sonra olanları anlatabildi.ve armağan'la Fırat kaan'ın evine geri döndüler.Olayı anlattılar ama bu arada ,Kaan'la pınar, hala tartışıyordu.Armağan :

-"Yeter be !Burada Tunç'tan söz ediyoruz tartışmayı bırakın” diyerek, kavgaya bir son verdi.Sonra hep beraber Tunç’u aramak için yola koyuldular.İlk durakları içinde yastık olan sandığın yanına gittiler.Fevzi tam yastığı eline alacaktı ki Fırat ona engel oldu:

-"Fevzi napıyorsun sen ?Tunç'ta onu eline almıştı ve aniden kayboldu” dedi.Herkes düşünüyordu ,Tunç'u nasıl geri getirebiliriz diye.Birden pınar sandığı incelerken bi kitap gördü.Herkes kitabın etrafına toplandı ve Pınar Okumaya başladı.Kitapta şunlar yazıyordu:

"Bu yastığa dokunan herkes yastın içinde hapsolacaktır.Hapisolanları getirmenin sadece bir yolu var.Yastığın üstüne karabiber dökeceksiniz ve laneti geçecek o zaman yastığa dokunabileceksiniz.Dokunduğunuz zaman kendinizi bir Şatoda bulacaksınız.Ve 1 saat içinde hapisolan kişiyi bulmak zorundasınız aksi taktidirde sonsuza dek yastığın içinde kalacaksınız. Kitapta yazılan buydu ve arkadaşlar karabiber döktüler.Dokunduklarında Bir şatoya girmişlerdi.Önlerine ufak tefek bir çocuk çıktı :

-“Tunç'u mu arıyorsunuz” dedi .

Fırat:

-”Evet o nerde” diye sordu.Çocuk:

-"Şuradan sağa dönün düz gidin karşınıza iki tane kapı çıkacak.Onlardan doğru olanı bulmanız gerekir.Bulursanız karşınıza 2 tane kol çıkacak eğer doğru olanı bulursanız karşınıza 2 tane kuyu çıkacak. İşte Tunç o iki kuyunun birinde hapis oldu.”dedi.Bunu duyan mahalle hemen yola koyuldu .Fevzi saate bakmıştı.

- “Saat 11 benim eve gitmem lazım” dedi.

Herkes tip tip Fevzi'ye baktı ve kapıya doğru ilerlediler.Bir kapıda erkek wc diğer kapıda bayan wc yazıyordu.Herkes erkek wc yazan kapıya girdi(Tunç erkek olduğundan(!)) . Ne yazık ki Pınar kapının dışında diğerlerini beklemek zorunda kaldı.

-”Çabuk olun” dedi.

Neyse sonra Pınar hariç herkes karşısında 2 tane kol görmüştü.Bir kol mavi renkte diğeri ise kırmızı renkteydi.Hiç kimse anlamamıştı ve tahminler yürütmüştü.ilk olarak Kaan:

- “Bence bu matrıx kırmızıyı seçelim” dedi.Gökay da :

-”Tunç’un en sevdiği renk mavi maviyi seçelim dedi”.Fevzi de :

-“Yazı tura atalım yazı gelirse mavi tura gelirse kırmızıyı seçelim” dedi.Herkese mantıklı gelmişti.Ama bunun için bozuk para lazımdı. Ve kimsede yoktu. Gökay Fevzi’ye ateş püskürdü.

-"Fevzi bakkaldan gereksiz yere bonibon aldın “diye.

En sonunda Fırat yerde Osmanlı parası buldu, ve para havaya atıldı ,yazı gelmişti.Maviyi seçtiler ve doğruydu 2 tane kuyu.Bu arada pınar Kaanı arayarak:

-”Çabuk olun 10 dakikanız kaldı” dedi .

Herkes elini çabuk tuttu sağdaki kuyudan ses geliyordu ve bu TUNÇ'TUUU !!!!

Bir tane halat bulmuşlardı ve sarkıtıp Tunç'u kurtarmışlardı.Geri dönüp, Pınar'ı alarak şatodan ve tabi ki yastığın içinden çıktılar…



SON

.............................................................................................

Bu kahramanların isimleri gerçek hayatta,oğlum ve arkadaşlarının isimleri.....Oğlum Fırat,bir akşam gece saat 02.00 den sonra oturup bu hikayeyi yazmış.Yeni arkadaşlarıyla(henüz ikisi tatilden dönmedikleri için hikayede yer almadılar),öylesine güzel vakit geçiriyor ki,onun hayal dünyasını harekete geçirecek kadar hayatında önemli yer tutuyorlar.

Benim çok hoşuma gitti...Ne dersiniz?


















Eski okul arkadaşları ve sınıf öğretmenleriyle çekildiği resimler....

(kuru kafalı)

1 yorum:

Adsız dedi ki...

What's Taking place i'm new to this, I stumblеd upοn this
I've found It absolutely useful and it has aided me out loads. I'm hoρing
to give a contribution & aiԁ other uѕers like its helpeԁ me.
Gooԁ jοb.

Feel free tо surf tо my blog - Http://Www.Astromindsclub.Com